Kayıtlı kullanıcılar
Kullanıcı
Şifre

Beni hatırla


Karışık fotoğraf

kubbe-i hadra
kubbe-i hadra
Yorumlar: 0
Mustafa Cambaz

hamidiye çeşmesi- taksim
hamidiye çeşmesi- taksim

            

   Sonraki Fotoğraf:
hamidiye çeşmesi- taksim


hamidiye çeşmesi- taksim
Açıklama: Dünyada su medeniyeti olarak iki imparatorluk vardır. Roma ve Osmanlı... Fetih’le birlikte Doğu Roma’nın mirasçısı durumuna gelen Osmanlı, bir taraftan bu medeniyetin devamı ama esas olarak da İslâm’ın suya verdiği büyük önemden dolayı İstanbul’u suyla ilgili yapılarla donatmış. Şehir yeni su yolları, kemerler, maksemler, hamamlar, çeşme ve sebillerle süslenmiş.
Kur’an ve sünnette suyla ilgili konuların çokluğu, ecdadı bu tür mimari yapıların inşasına yönlendirmiş. Su ihtiyacının karşılanmasından başka, Kur’an ve hadislerde bu tür hayır işlerine müjdelenen sevap, bol bol çeşme yapılmasına sebep olmuş. Bu yüzden çeşme kitabelerinin çoğunda suyla ilgili ayetler veya hadisler yer alır.
İrili ufaklı her biri birer sanat eseri olan bu hayır eserleri, Osmanlı döneminde şehir hayatının bir parçası haline gelmişler… İstanbul sokak örgüsünün süsü olmuşlar… Ancak modern çağda, gündelik hayattaki işlevlerini yitirdikleri için ihmal edilmişler. Korunmak yerine yıkılmış, yok edilmişler…
Sahipsiz ve kolay ulaşılır oldukları için modern şehir vandalizminin en büyük kurbanı olmuşlar. Kimi zaman bir müteahhitin iş makinası veya kamyonu haznelerine çarpmış… Kimi zaman da bir işgalcinin gecekondusu haline gelmişler…
Osmanlı döneminde İstanbul’da ne kadar çeşme yapıldığı tam olarak bilinmiyor ancak çoğu harap durumda da olsa 1000’in üzerinde çeşme günümüze gelebilmiş. Bu rakam yüksek gelebilir ama değil. Prof. Semavi Eyice’yle bir konuşmanın ardından 3 yıldır çeşmeler üzerine yoğunlaştım. Hoca, eskiden 1000 civarında çeşme bulunduğunu, yıkımlar nedeniyle bu rakamın aşağılara düştüğünü söylemişti. Ben halen 1000 kadar çeşmenin mevcut olduğunu iddia etmiştim. Bu yüzden fırsat buldukça dolaşıp çeşme çekiyorum. Yaklaşık 700 tanesini fotoğrafladım. Henüz hiç uğramadığım semtler var. Çeşmelerle ilgili kaynak kitapların referansıyla bir o kadar daha çekeceğimi düşünüyorum.
Çektikçe de küfürbazlıkta mertebece yükseleceğimi biliyorum. Çünkü Osmanlı’nın düşünce ve inanç sisteminin her köşesine nakış nakış işlendiği bu estetik eserlerin, günümüzde vandallar tarafından kırılıp döküldüğünü gördükçe kahroluyorum, ağzıma gelen ilk küfrü yüksek sesle koyveriyorum.
Ecdadın estetik, sadelik, neşe, sevgi, zevk ve ümit gibi güzel insanî duyguları; tevazu, nezaket, saygı, rıza, vecd, şükür ve dindarlık gibi tavır alışları biçim ifadesi olarak yansıttığı bu sokak süsleri, bazen satıcı tezgâhı, bazen teşhir panosu, çoğu zaman da çöp konteynırı olarak kullanılıyor… Belediye tarafından yeni restore edilen çeşmelerse hemen yazı tahtasına çevriliyor, muslukları ve kurnaları sökülüyor, oto yıkama yeri haline getiriliyor…
Kimileri, Kadıköy’deki Hasan Rıza Paşa Çeşmesi’nde olduğu gibi sol gruplar tarafından afiş panosu olarak kullanılıyor. Artık söyleyecek sözleri kalmadığı için mi yoksa kendilerini geliştiremedikleri için mi nedir solcu arkadaşlar sadece bu işi yapıyor. Yanından ne zaman geçsem çeşmeyi sol afişlerle görüyorum.
Kimileri, Tophane Çeşmesi’nde olduğu gibi o güzel eserin ayna taşına aptal bir kara kalemle “Dünyada Barış Dünyada İslam” yazıyor… Yeni yetme islâmcı, Müslüman olmanın gereği nedir, kul hakkı nedir, adam olmak nedir bilmeden çeşme üzerinde medeniyet tasavvurları kuruyor, İslâm'ı dünyaya hakim kılıyor...
Kimileri de Taksim’de, Galatasaray Lisesi’nin yan duvarındaki Hamidiye Çeşmesi’nde olduğu gibi zaten harap vaziyette olduğu için tel kafesle korunan eseri, sanat etkinliklerinin duyurulduğu ilân tahtası yapıyor. Sanat adına hödüklüğün daniskasını yaparak, mükemmel bir sanat eserini kapatıyor.
Yukarıda verdiğim üç örnek tekil değil. Bunlara benzer yüzlerce manzarayla karşılaştım. Anlatmak istediğim vandalın ırkı, sınıfı ve renginin olmadığıdır…
Allah, bu estetik eserleri vandalın her çeşidinden korusun. Amin… (24/ 02/ 2013)
Kelimeler:  
Tarih: 25.02.2013 10:36
Görüntülenme: 1186
İndirilme: 0
Oylama: 0.00 (0 Oy(lar))
Dosya boyutu: 132.3 KB
Ekleyen: Mustafa Cambaz

EXIF Info
Yapım: NIKON CORPORATION
Model: NIKON D200
Pozlama Süresi: 1/45.0000045
Buşluk Verisi: F/3.5
ISO hızı: 200
Oluşturma Tarihi: 24.02.2013 16:38:10
Merkez Uzunluğu: 24mm

Powered by DNAsoft